7.6 C
Karabük
21 Aralık Cumartesi 2024

Eskipazar Tarihçesi

Eskipazar’ın bilinen tarihi Romalılar döneminde  Roma İmparatoru  Hadrianus’un,  Hadrianopolis kentini onarması  ve yeniden imarı ile başlar. Zira ilçedeki  Viranşehir –  Hadrianopolis  kalıntıları, kaya mezarları   Paflagonya  ve Roma dönemlerinden kalmadır.  En az dört medeniyetin  hüküm sürdüğü bölgede, İlçenin bugünkü adının da Paflagonya döneminden beri kurulan pazarlardan geldiği  sanılmaktadır.
           Eldeki bilgiler Roma hakimiyetinden önce bu bölgede yüksek bir kültürün var olduğunu göstermektedir.  Roma öncesinde var olan bu gelişmiş kültürü  Eskipazar’ında içinde yer aldığı  Paflagonya  (Kuzey Batı Anadolu)  tarihi içinde incelemek gerekir.
           Eskipazar ve çevresine yerleşen ilk halkın Proto – Hititler olduğu kabul edilmektedir. Proto-Hititler Küçük Asyalı (Asiaic) kavimlerden olup aynı zamanda Turani (Orta Asyalı) dirler. M.Ö.5000 yıllarından itibaren Anadolu’ya gelerek hisarlar eteğinde şehir krallıkları kuran, ANADOLU’da ilk siyasi hayatı başlatan da Eti’lerdir.
          M.Ö. III. Bin yılda Paflagonya dahil tüm Anadolu’da gelişmiş bir kültür mevcuttur.  Bu kültürü meydana getirenlere Hattiler adı verilmektedir.
          Bölgeye adını veren  Paflagonyalılar  (Dil yapıları incelendiğinde,  Paflagonların Küçük Asya –Asiaic- yani Anadolu halklarından olduğunu gösteren güçlü belirtiler bulunmuştur.)
          M.Ö.2000 yıllarında Balkanlardan Tokfirik göçleri olmuş, Babris, Bitinyen, Tinye gibi kabileler Eskipazar ve çevresine yerleşmişlerdir.
          Hatti Devletinin yıkılmasına yol açan  Ege Göçlerinin  karmaşası içinde Kuzey Anadolu’ya gelmişlerdir. (M.Ö  1100)  Anadolu  kültür ve uygarlığının  temelini atan Hititler Paflagonya  kültürünü de etkilemişlerdir.
          Hititlerden sonra sırasıyla  Frigya ve  Kimmer  hakimiyetine giren   bölge  M.Ö.  543-333  yılları arasında Pers (İran) hakimiyetine girmiştir. Persler döneminde Eskipazar’ın da içinde bulunduğu Paflagoya, Daksykion Saraplığına (eyaletine) bağlı olarak idare edilmiştir.
          Ancak bu bölgede siyasi hakimiyet sağlayan Persler kültürel hakimiyet sağlamışlardır. Bunun sebebi ise bölgede zengin ve güçlü bir kültürün varlığıdır.
          Büyük İskender’in M.Ö 333 yılında Anadolu’ya girmesiyle Pers hakimiyeti sona ermiştir. Bu tarihten sonra Anadolu’da B. İskender’in hakimiyetinde Helenistik Dönem yaşanmaya başlanmıştır.
           B. İskender’in M.Ö 323’te ölümünden sonra Anadolu’nun tamamı Selevkoslar Krallığı hakimiyetine girmiştir. Selevkos’un M.Ö 280’de ölümünden sonra Paflagonya’da (K. Batı Anadolu) Bitinya Krallığı kurulmuş ve bu krallık Yunan uygarlığının temsilcisi olmuştur. Bu devletin hakimiyet alanı Eskipazar’ı da içine almaktadır.
           Bitinya Krallığı M.Ö 1. y.y. da Roma İmparatorluğu hakimiyetine girmiştir. Bu bölge Romalılar zamanında önce Bitanya (M.Ö. 74)  da Roma İmparatorluğu hakimiyetine girmiştir.
           Bu bölge Romalılar zamanında önce Bitanya (M.Ö. 74) , sonra Bitanya-Pontos (M.Ö. 64) eyaleti adı ile idare edilmiştir.
           M.Ö 1. y.y’ dan itibaren Roma hakimiyeti ile birlikte Çankırı’ da Germanikopalis ismi ile önemli bir merkez kurulmuş, Çerkeş (Antinopolis) ve Eskipazar (Hadrianopolis) da önemli yerleşim merkezleri arasında yer almıştır.
           İlçe merkezine yaklaşık 3 km mesafeden itibaren başlayan Hadrianapolis şehri kalıntıları içinde mahzenler, saray merdivenleri kalıntıları, hamam harabeleri, sığınak ve su kanallarına rastlanmaktadır. Bu kentin kurulduğu yerin genişliğinden 6 büyük merkezden biri olduğu anlaşılmaktadır.
          Çeşitli nedenlerle harap olan Eskipazar’ın tarihi yerleşim yeri Romalılar döneminde Roma İmparatoru Hadrianos tarafından onarılarak, yeniden imar edilmiştir.
           Kentin Romalı İmparator Adrionos (Adriye) tarafından kurulduğu ve imparatorun adına izafeten Adrianopolis adıyla anıldığı yolunda rivayetler de vardır. Tarihçi Justinius’e göre kent çevresinde bulunan paralardan kentin Adriya tarafından kurulduğu ve adını da buradan aldığı anlaşılmaktadır.
           İmar edilen bu kent Hierekles’e göre Hanorias Eyaleti’ nde (Bizans Devri) bulunuyordu. Kiopert (1854) Küçük Asya (Anadolu) haritası üzerinde şehri bugünkü yerine yani Viranşehir mevkiine koymuştur.
           Kentin yeri hakkında bazı şüpheler var ise de genel eğilim Viranşehir’in olduğu yer ve yakınlarında olduğudur. Bazı araştırmacılar kenti Çaylı ve Budaklar arasına, Pavly Wissovva, Leonhard ve Kiepert gibi bazıları ise bu günkü Viranşehir’in olduğu yere yerleştirmişlerdir.
           R. Leonlard,  Paflagonya adlı eserinde bir heykelin kaidesinde bulunduğu kitabede Sezar  Hadrianopolis adını okumuş olduğundan şehrin burada Viranşehir bulunduğunu düşünmüştür.
           Roma İmparatoru Teodosyos döneminde 408-450 yıllarında Eskipazar’ın Roma’nın Honoriade eyaletine bağlı bir idari birim oldu bilinmektedir.
           M.Ö.64-40 veya 37 yıllarında kurulduğu düşünülen kent, Roma İmparatorluğu’nun ikiye bölünmesiyle birlikte (M.S.395) Anadolu, Doğu Roma İmparatorluğu (Bizans)  egemenliğine girmiş bu durum 1085 yılına kadar sürmüştür. Bu dönemde Hadrianopolis  diye anılan Eskipazar  dinsel açıdan  büyük önem kazanarak piskoposluk olmuştur.  Kent,  Bizanslılar döneminde  Honarias Eyaletine bağlı olarak idare edilmiştir.

B-) TÜRK HAKİMİYETİNİN BAŞLAMASI

i.Anadolu’nun Fethi  :

              Anadolu’ya İlk Oğuz (Selçuklu) akını çağrı bey tarafından (1015-1018) tarihleri arasında Doğu Anadolu üzerine yapıldı. Keşif amacı taşıyan bu akın sonucunda Çağrı Bey Anadolu’da rahatlıkla bir devlet kurulabileceği düşüncesini edinmiştir.
              Fakat Oğuzların Çağrı Bey ile anlaşan ve B. Selçuklu Devleti’nin kurulmasına kadar devam eden Anadolu akınları keşif harekâtından öteye gitmedi.
              B. Selçuklu Devleti’nin kurulmasından Malazgirt Zaferine kadar geçen süre ise Anadolu’da Bizans mukavemetini kırma ve yıldırmayı amaçlamıştır.
              B. Selçuklu Devleti’nin kurulmasından sonra Horasan (İran)’a kitleler halinde gelen yurtsuz Oğuzları Tuğrul Bey sistemli bir şekilde Anadolu’ya sevk etti. O, bu hareketiyle Oğuzlar, Selçuklu Devleti’ne vücut veren asıl unsur olarak gören Tuğrul Bey, onları himaye ediyor, Anadolu’nun fethinin de onlarla gerçekleşeceğine inanıyordu.
              Bu düşüncesi Selefi Alp-Arslan zamanında gerçekleşti. Alp-Arslan döneminde kazanılan Malazgirt Zaferi (1071) Bizans İmparatorluğu’nun  bütün mukavemetini kırdı. Artık bu zaferden sonra Türkler Anadolu’da süratli bir yayılma ve yerleşme faaliyetine başladılar. Anadolu’nun etnik yapısında Türkler lehine gözle görünür bir gelişme kaydedildi.
              Anadolu’nun yanı sıra Azerbaycan, Irak ve Suriye Oğuz göçlerine sahne oldu. Yeni geldikleri bölgenin dağına, ovasına suyuna Türkçe adlar veren Oğuzlar, bütün kültür varlıkları ile Anadolu’ya yerleştiler. Onların bu yerleşme faaliyetlerini Tuğrul Bey, Alp-Arslan ve Melikşah gibi Selçuklu sultanları desteleyerek Türk komutanlara Anadolu’nun fethini emrettiler.
              Türkmen Beylerin biri olan Artuk Bey Kızılırmak ve Yeşilırmak havzalarına Türkmenler’in yerleşmesine elverişli hale getirdi. Sakarya vadisine kadar ilerledi. Bu sayede Türkler Sivas, Kayseri, Ankara gibi merkezlere sahip olma imkanı buldular.
               Artuk Beyden sonra Canik ve Ilgaz dağlarını aşan bir gurup Türkmen Karadeniz’i, Torosları  aşan diğer bir gurup ise, Çukurova ve Akdeniz sahillerini yurt tuttu.
               Anadoluda ki Türkmenler, Anadolu fatihi ünvanını kazanan Süleyman Şah’ın etrafında toplanarak yeni bir Türk Devleti’nin – Türkiye Selçuklu Devleti – temelini attılar.

               ii.Eskipazar’ın Fethi :

1071 tarihili Malazgirt Zaferi şüphesiz Anadolu’nun kapılarını Türklere açmıştır. Aralanan bu kapıdan içeri giren muhtelif Oğuz boyları, Anadolu’nun değişik bölgelerinde fetih hareketlerine girişmişlerdir.
            Hadrianopolis (Eskipazar) kentini içine alan Paflagonya bölgesinde fetih hareketlerine girişen Emir Karatekin liderliğinde Canik ve Ilgaz dağlarını aşan Oğuz gurubu olmuştur. Anadolu’nun Selçuklular tarafından fethi sırasında Kutulmuşoğlu Süleyman Bey’e kendiliğinden teslim olduğu yönünde rivayetler varsa da daha geçerli görüş Emir Karatekin’in önderliğindeki Selçukluların Romalıları yenerek yanmış, yıkılmış ve harap olmuş şehri eline geçirip bölgeye Viranşehir adını verdikleridir. Bu tarihten itibaren Türkleşen şehir ve çevresinde Bayındır, Kargın ve Sallar gibi Türk boylarını taşıyan köy adları bunun örnekleridir.
             Selçukluların Moğollar’a yenilmesinden sonra 1339 yılında Candaroğulları’nın eline geçen Viranşehir 1398 yılında Yıldırım Beyazıt’ın Candaroğluları Beyliğini Osmanlı devletine katması ile Osmanlı Devleti sınırları içine girmiştir.
             Osmanlı Devletinin yükselme dönemindeki idari düzenlemelerde Bolu Sancak Beyliğine bağlı olarak bazen mültezimlik bazen mutasarrıflık merkezi olarak kalmıştır. Bir süre Gerede ile Viranşehir arasında bulunan köyler Ulak adı altında bir araya toplanarak Bolu’ya bağlanmıştır.
              Evliya Çelebi XVII Y.Yıl ortalarında Eskipazar yörelerini gezmiş o zamanlar Bayındır Köyünün Bucak olduğunu ve Eskipazar’ın Bayındır’a bağlı olduğu kaydedilmektedir.
              1845 yılında ilçe merkezinin olduğu bölgede Abdülmecit tarafından kasaba  ( bucak ) teşkilatı kurulmuş ve kasabaya Viranşehir yerine Mecidiye adı verilmiştir.
              1864 yılında vilayetlerin teşkili ile Eyalet sistemi kaldırılmış, ilçe merkezinde Viranşehir Sancağı kurulmuş, Safranbolu ve Bartın ilçeleri dahil birçok ilçe bu sancağa bağlanmıştır.
              1894 yılında yayımlanan Kastamonu İl yıllığında, bu bölgeye Viranşehir Sancağı denmekte Safranbolu ve Bartın ilçelerinin bu sancağa bağlı olduğu kaydedilmektedir.
              1908 yılında II.Meşrutiyetten sonra Çerkeş İlçesinin bir bucağı olarak Çankırı iline bağlanmıştır.
              Cumhuriyetin Kuruluş döneminde Kuvayı Milliye hareketinde yer alıp Hilafet Ordusuna karşı savaşmış; Bolu, Düzce ve Gerede ayaklanmalarının bastırılmasında önemli rol oynamıştır.
              Cumhuriyet ilan edildiğinde Eskipazar’ın bulunduğu yerde 2 han birkaç dükkan ve üç ev olduğu Perşembe günleri Pazar kurulduğu bilinmektedir. Cumhuriyet devrinde bucak olmuş, Pazarının eskiliği nedeniyle ESKİPAZAR adını almıştır.
              1945 yılında İlçe Merkezi olan Eskipazar’da 1946 yılında ise Belediye teşkilatı kurulmuş, İlçe Çankırı iline bağlanmıştır. 06.06.1995 gün ve 22305 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 550 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Karabük ili teşkil edilirken Eskipazar İlçesi de Çankırı ilinden alınarak Karabük iline bağlanmış,  Çankırı İline bağlı ilçe iken kendisine bağlı olan köyler daha sonra da kendisine bağlı olarak kalmıştır.
              Halen İlçemiz Çerkeş, Gerede, Ovacık, Mengen İlçeleri ve İl Merkezimizle çevrilidir. 690 km2. Yüzölçümlü olan Karadeniz ve İç Anadolu ikliminin her ikisi beraber görülen 16.365 nüfuslu toplam nüfusun % 55 İlçe Merkezinde yaşayan 49 köyü 122 mezrası olan bir ilçedir

 

4579

Facebook Yorumları

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Son Haberler