Eflani,ilk ve ortaçağlarda Amasra kolonisinin İç Anadolu ile bağlantısını sağlayan yol üzerinde bir savunma şatosu olarak yapılmıştır. Bu şatonun Bithynia Hükümdarı Nikomedes’in oğlu Pylomes tarafından kurulduğu ve O’nun adını taşıdığı,Eflani adının bundan geldiği tahmin olunmaktadır.
CUMHURİYET DEVRİNE KADAR EFLANİ’NİN TARİHİ
Kaynaklar incelendiğinde Eflani’nin tarihi hakkında çok eskilere varan bilgilere rastlanılmamaktadır. Bu topraklar üzerinde kimlerin yaşadığını hangi medeniyetlere sahne olduğunu da kesin olarak bilmiyoruz.
Ancak, 1084’de Kastamonu ve Sinop bölgesini fetheden Kara Tigin Bey’in bir süre buraya da hakim olduğu kabul olunabilir. Bu arada Bizanslıların hakimiyetine geçmişse de 1213 yılında tekrar Türk hakimiyetine girmiştir. Anadolu Selçukluları Sultanlarından,Sultan Mesut zamanında bölgede çıkan karışıklıklarda görevlendirilen Selçuklu Komutanının karşı tarafın safına geçmesi üzerine Sultan Mesut Kastamonu bölgesini Komutanlarından Şemsettin Yaman Candar ‘a bağışlamıştır. Ancak,Muzafereddinin savaş meydanında öldürülmesine rağmen Mahmut’un Kastamonu kalesini Candar Bey’e teslim etmemesi karşısında Şemsettin Yaman Candar bölgenin en müstahkem şatolarından biri olan Eflani’de yerleşti.(1292) Bu olay sononda Eflani Candaroğulları Beyliğinin ilk merkezi olmuş bulunuyordu. (1309) Kastamonu’nun Süleyman Paşa tarafından alınmasından ve beylik merkezinin buraya nakledilmesinden sonra da Eflani bu beyliğin önemli kalelerinden biri olarak vasfını kaybetmemiştir. Candaroğullarından KötürümBeyazıt’ın oğlu 11. Süleyman Bey,Murad-ı Hüdavendigar’ın yardımı ile iktidara yükselince bu yardımına karşılık Eflani kalesini ve çevresini onlara armağan etmek zorunda kaldı. 1402’de Ankara bozgunundan sonra dahi her iki beylik arasındaki sınır Eflani kalesinden geçmekteydi. Bu tarihlerde Eflani bir yandan Amasra’da ki Cenevizlilere bir yandan da Candaroğullarına karşı bir savunma noktası olarak ayrı bir değer taşımaktaydı.Fatih Sultan Mehmet Ceneviz problemini halletmek üzere 1469’da harekete geçince Amasra üzerine yürüyen Türk birlikleri Eflani’ de toplandı. Deniz yoluyla Amasra önüne gelen Murat Paşa bu limanı savaşsız teslim alınca Eflani’de ki birliklerden ayrılan garnizon Amasra’ya gönderildi.Kastamonu’nun bir sancak haline getirilerek Anadolu Beylerbeyliğine katılması üzerine Eflani kalesinin artık stratejik bir fonksiyonu kalmadı. Bu arada Eflani’nin askeri değerini kaybettiğini ve sadece çevre köyleri için bir Pazar yeri olarak basit bir ekonomik değer taşımakta ve bundan sonra kaynaklarda Eflani’den “Pazar” adıyla bahsolunmaktadır. Kanuni devrinde Eflani 80 akçelik küçük bir kadılık olarak teşkilatlandırılmış ve Kastamonu Sancak Beyliğine bağlanmıştır.Tanzimattan sonra kurulan yeni vilayet teştkilatında isi 35 parça köyü ile Kastamonu Vilayetinin Safranbolu ilçesine bağlı bir bucak olmuştur. Cumhuriyetin ilanından önce Eflani Safranbolu ilçesine bağlı olup, Safranbolu ise Kastamonu İline bağlı bir ilçe durumunda idi.
CUMHURİYET DEVRİNDEN BUGÜNE KADAR EFLANİ’NİN TARİHİ
Cumhuriyet yönetimine geçildiğinde Eflani Safranbolu ilçesine bağlı ve 35 köyü bulunan bir bucak merkezi idi. Bu dönemde Safranbolu’ da Kastamonu İline bağlı idi. Bu durum 1927 yılına kadar devam etti.1927 yılında Safranbolu’nun Zonguldak İline bağlanması ile Eflani’de bucak özelliğini koruyarak Zonguldak İli sınırları içine alınmış oldu.
1953 yılında çıkartılan 6608 sayılı Kanunla Eflani ilçe merkezi oldu. 1995 yılında Karabük’ün de İl olması nedeniyle Eflani bugün Karabük İline bağlı 54 kövü ve 5 mahallesi ile küçük bir ilçe konumundadır.İlçe merkezinde belediye teşkilatı 1 Eylül 1953 tarihinde kurulmuştur.
İLÇENİN TARİHİ YÖNDEN İLGİ ÇEKEN YÖRELERİ
Eflani ilk ve ortaçağlarda Amasra kolonisinin İç Anadolu ile bağlantısını sağlamak amacıyla bir savunma şatosu olarak kurulmuştur. Bu tarihi başlangıçtan konuyu ele aldığımızda Eflani’nin ilk çağlardan bu yana çok önemli bir merkez olduğunu görebiliriz. Şemsettin Yaman Candar, bölgenin en müstahkem şatolarından biri olan Eflani’yi 1292 yılında Candaroğulları Beyliğinin merkezi yapmıştır. Konuyu özetlersek,Eflani; Bizans,Cenevizliler,Selçuklular ve Osmanlı medeniyetlerine beşiklik etmiş tarihi bir beldedir.Bu geniş zaman içinde ilçenin çeşitli yörelerinde bir çok tarihi yapıtlar meydana getirilmiş bu tarihi yapıtlardan bugüne pek azı kalmıştır. Bunlar da tarihi özelliklerini kaybetmek üzeredir. İlçe merkezindeki tarihi yapıtlardan Taşhan , Evliyahanı ve Refikdayıoğulları Oteli ile Tabaklar Köprüsü kısmen özelliklerini muhafaza etmektedirler. Ayrıca Gelicek ve Karacapınar köylerindeki bir çok ev tesbit edilerek koruma altına alınmıştır.Bunlara ilaveten hemen her köyde tarihi izler taşıyan benzeri eserler mevcuttur.Tarihi eserler arasında bugün kalıntılarına rastladığımız su yolları,manastır yıkıntıları,kaya mezarları,tümülüsler ve höyükler ile mağaralar mevcuttur. Ancak, bu tarihi eserlere ulaşmak için gerekli altyapı henüz oluşturulmamıştır. Bu nedenle bu tarihi eserleri görmek için turlar düzenlemek mümkün olmamaktadır.
Eflani 1953 yılında ilçe olmuş, 1995 yılına kadar Zonguldak’a bağlı kalmıştır. İlçenin Karabük iline uzaklığı 47 km dir. Yüksek dağlar ve vadiler arasında yer alan Eflani’min 5 mahallesi 54 köyü vardır. Yüzölçümü 536 km karedir Denizden yüksekliği 930 metre dir. Toplam nufusu 12.000 dir Şehir merkezinde 3885 kişi yaşamakta olup nufusun kalan kısmı köylerde yaşamaktadır. İlçenin en önemli yükseltisi Tepedağ (1043m.) dır.
3287